loading.gif
mobile-banner-bg

Sanayi ve Ticaret Bakanımız Nihat Ergün Sanayici’nin Sorunlarını Dinledi

...
24 Ağustos 2010 - Salı

Sanayi ve Ticaret Bakanımız Nihat Ergün Sanayici’nin Sorunlarını Dinledi

 

İOSB’nin sorunlarının Konuşulduğu toplantıya Sanayi ve Ticaret Bakanımız Nihat Ergün‚ İOSB Başkanı ve İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu‚ İstanbul Valiliği İOSB Başkan Vekili Nuri Konak‚ Başakşehir Kaymakamı Cevdet Can‚ Ak Parti Başakşehir İlçe Başkanı Ahmet Selim Köroğlu, Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal‚ Başakşehir Belediye Başkanı Yardımcısı Mehmet Şahin‚ Ak Parti Başakşehir İlçe Yönetim Kurulu ve 37 Sanayi Sitesi Başkanları ve Üyeleri katıldı.
İOSB Başkan Vekili Nuri KONAK’ın İOSB ile ilgili vermiş olduğu bilgiler ve İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’nun selamlama konuşmalarının ardından Bakan Ergün‚  yaşanan ekonomik gelişmeler ve Türkiye gündemini değerlendirdi.
Ergün Konuşmasında; Türkiye’nin zenginlik elde etmesi için üretmek ve ihracat yapma mecburiyeti olan ülkelerdendir. Bu nedenle yatırım ortamını ekonomide‚ siyasette ve sosyal hayatta istikrar oluşturmaya büyük önem vermeliyiz.Üretim olmadan zenginlik oluşturmak mümkün değildir. Oluşsa bile kalıcı bir zenginlik olmaz. Yunanistan’ın son zamanlarda yaşamış olduğu sıkıntılar‚ üretime dayanmayan bir zenginliğin yol açacağı zararları hepimize göstermiştir. Sadece havayı‚ denizi‚ kumu satarak zenginleşemezsiniz.Mutlaka Sanayileşmek‚ Üretmek ‚ ileri teknolojileri kullanmak ve bunları tüm dünyaya satmanız gerekmektedir. Kalıcı zenginlik ancak bunları yapmakla mümkün oluyor. Üretime dayalı bir zenginlik oluşturmak için üretimin alt yapısını oluşturmak ve ürettiklerimizi satacak pazarlar oluşturmak mecburiyetindeyiz. Hükümet olarak ekonomiye güven ve istikrar kazandırdık. Yatırım ortamını büyük oranda iyileştirdik. Türkiye’de istikrarsızlığı körükleyen faiz‚ enflasyon ve bütçe açıkları gibi sorunları da disiplin altına aldık. Sadece faiz oranları ile ilgili iyileşmeden dolayı ülkemiz birçok fayda elde etmiştir. Hazine daha kolay borçlanmaya başlamış. Sanayicilerimizin‚ çiftçi ve Esnafımızın da kredi kullanma olanakları iyileşmiştir. Bu durun bir yandan üretim üzerindeki baskıları azaltırken‚ iç tüketimi arttırıcı bir etki göstermiştir. 
Sanayinin gelişmesi önünde bir öncü olan Organize sanayiye de büyük önem veriyoruz. Doğru yerlere planlı sanayi bölgeleri kurmaya ağırlık verdik. Üretmek kadar ürettiğimiz satmanın önemli olduğunu biliyor sanayi bölgelerimizin bir cazibe merkez haline getirerek Türkiye’yi yeni pazarlarla tanıştırıyor tanıştırmaya devam edeceğiz. Dünya ile yapıcı diplomatik ilişkiler geliştiriyoruz‚ ikili ve çok taraflı anlaşmalar‚ Vizelerin aldırılması ve serbest ticaret anlaşması gibi uygulamalarla yurtdışına açılmak isteyen firmalarımızın önü açılmış oluyor. Özellikle Afrika ve Güney Amerika gibi yeni pazarlara açılma stratejisi üzerine de büyük önem veriyoruz.
Küresel krizde bu tavrımızın ne kadar önemli bir tavır olduğunu gördük. Çeşitli pazarlar sayesinde Avrupa pazarından kaynaklanan riskleri dağıttık. Gerek sanayi strateji belgesiyle‚ gerek alt yapı sektörlerimiz için stratejik belgeleri ile sanayimize de çağ atlatmak istiyoruz. Türkiye’yi üretim ve teknoloji de Avrupa ve Avrasya’nın üretim ve teknoloji merkezi haline getirmeye çalışıyoruz. Yenilikçilik markalaşma tasarım ve arge gibi faaliyetleri yaygın ve etkin hale getirmeye çalışıyoruz. Bakanlığımızın desteklerine ve KOSGEP aracılığıyla sağladığımız desteklere bakınca bu niyetlerimiz daha net bir şekilde görülmektedir. İOSB’de bulunan işletmelerimizin tamamı kobi niteliğindeki işletmelerdir. Gerçekten İOSB 200 bin işyeri ve 24 bin istihdamı ile Türkiye’nin en büyük organize sanayi bölgesidir. Değişen zaman buradaki ihtiyaçların ortaya çıkmasını sağlamıştır. Küçük orta boy işletmeler‚ üretimde ve istihdamda ne kadar önemli olduklarını İOSB’de bir kez daha ispat etmişlerdir. Küçük ve orta ölçekli iş yerlerinin de organize olduklarında ne kadar önemli iş yaptıklarını da İOSB’de göstermişlerdir. Organize olmanın ne kadar önemli olduğunu göstermişlerdir. Bu günkü dünyada güçlü olmak için birlikte olmaya ihtiyaç duymak gerekmektedir. Birlik yapmaya ortak olmaya ihtiyaç var eğer bir firma yeni ürün için arge yapmaya gücü yetmiyorsa birlikte başka bir firmayla ortak arge merkezi kurabilirler. Arge projesi olan‚ inavasyon projesi olan‚ firmasının yönetimini güçlendirme projesi olanlar‚ birleşme projesi olanlar‚ ortak projesi olanlar ciddi manada desteklenecektir‚ bundan sonraki destekler daha yüklü destekler proje bazlı destekler olacaktır. Bazen KOBİ’lerimiz akıl verme para ver ben ne yapacağımı bilirim diyor. Bu düzen değişti sen ne yapacağını söyle para hazır. Projeni ortaya koy ayağı yere basan bir proje olsun destekler hazır. Yani eski sistem‚ yok sen parayı ver ben ne yapacağımı bilirim dönemi kapandı. Artık KOBİ’lerimizin büyük işletme olma zamanı gelmiştir.Küçükten Ortaya Ortadan Büyüye ve ulusal bazda yarışacak firmaların çıkabileceği bir bölge İOSB. 
 
Bakın ülkemizi dünyada bir küresel güç haline getirmeye çalışıyoruz.